B2B E-Ticaret İşlemlerinde Kurulan E-sözleşmelere Uygulanacak Hukuk Nedir?

Geçtiğimiz 10 yıl boyunca e-ticaret işlemlerinde devrim sayılabilecek ilerlemelere şahit olduk. Bu ilerlemelerin sonucunda bugün yaklaşık 2 milyar insan aktif şekilde E-ticareti kullanarak mal ve hizmet ticaretiyle uğraşmaktadır.

Geçtiğimiz 10 yıl boyunca e-ticaret işlemlerinde devrim sayılabilecek ilerlemelere şahit olduk. Bu ilerlemelerin sonucunda bugün yaklaşık 2 milyar insan aktif şekilde E-ticareti kullanarak mal ve hizmet ticaretiyle uğraşmaktadır. Bu eğilim global ölçekte E-Ticaret’e konu ürün çeşitliliğini her geçen gün arttırmaktadır. Günümüzde dijital pazarlama ve müşteri davranışlarını analiz için bir yandan bilgi teknolojilerine büyük yatırımlar ayrılmakta, diğer yandan bilgi güvenliğinin sağlanması temel endişeler arasında görülüp yasal düzenlemeler yapılmaktadır. Her geçen gün yeni ödeme sistemleri ve lojistik imkanları da geliştirilerek bu yeni tarz ticaret anlayışının bileşenleri oluşturulmaktadır.

Ancak bu çabanın global ölçekte E-ticarete ve E-ticaret vasıtası ile kurulan e-sözleşmelere uygulanacak olan hukuk ve uyuşmazlıkların çözümü konusunda paralel hızlı gelişme eğilimi sağladığını söylemek mümkün değildir. Diğer bir ifade ile E-ticaretin global çapta sınırlara tabi olmadan yapılabilmesi, e-ticaretin hak ve menfaatlerinin dengeli dağılımının sağlanması için uygulanacak kuralları ve uyuşmazlıkların çözümü yollarını tartışmalı hale getirmektedir. Bu yazımızda bu konu ile ilgili görüş ve araştırmalarımı sizinle paylaşacağım.

E-ticaret kaynaklı yapılan e-sözleşmelere uygulanacak hukukun tespiti için öncelikle işlemin nihai tüketiciye yönelik (Business to Consumer-“B2C”) mi yoksa tacirler arasında (Business to Business –“B2B”) mı olduğunun tespit edilmesi gerekmektedir. Bu yazımızın konusu dış ticaret erbaplarımıza yönelik olduğundan B2B işlemlerindeki e-sözleşmeler için dikkate alınmanızı öneririm. B2C işlemlerine uygulanacak hukuk, sözleşmenin bir tarafı “tüketici” olduğu için devletlerin müdahaleci kurallarına karşı açıktır ve daha karmaşık hale gelmektedir. Bu konuyu başka bir yazımızda işlemek üzere bırakıyoruz.

B2B e-ticaret kapsamında bir ticari işletmenin, ticari faaliyetine konu olan ürünün üretici, aracı veya toptancısı vasıtası ile hazırlanıp, e-ticaret platformu üzerinden incelemesi, ürün seçimi, siparişi, faturalaması ve ödeme işlemleri yapılmaktadır. Hukuken bu ilişki profesyonel ticaret erbapları arasında kurulan sözleşmeleri ifade etmektedir. Bu çerçevede taraflar yaptıkları ticari işlem ve eylemlerde özel bir özen yükümlülüğü altındadırlar. Bu özel özen yükümlülüğü “kabul”, “tamam”, “yolla” şeklinde tıkladıkları kelimelerin arkasında sözleşme yapma arzu ve isteğini içermektedir.

Bu durumda her iki taraf da tacir olduğu için sözleşme kurulurken eşit konumda olup, geçerli bir şekilde uygulanacak olan hukuku seçebilirler. Veya bu seçimi yapmamış olmaları hallerde kullandıkları e-ticaret platformunun tabi kullandığı genel işlem şartları uyarınca ilişkilerine uygulanacak olan hukuku farkında olmadan seçmiş olabilirler.

Aşağıda dünyanın en büyük B2B e-ticaret portallarının “standard terms and conditions” olarak ifade edilen kurallarını inceleyerek alıcı veya satıcı arasında bir uyuşmazlık çıkması halinde nasıl bir yolun takip edilerek hangi hukukun uygulanacağı konusunda özet bir çalışma hazırladım:

1) Alibaba.com

Alibaba.com’un uyuşmazlıkların çözümü ve uygulanacak hukuk konusunda 2015 tarihinde revize edilmiş bir politikası bulunmaktadır. Platform alıcı ile satıcı arasında bir uyuşmazlık çıktığında kendisi adeta bir arabulucu olarak tarafların arasına girmektedir. Başvurucudan iddialarını destekleyici delilleri talep etmektedir. Bu delillerden en önemlisi olan satış sözleşmesini birinci sırada sayan platform ikinci sırada tarafların yazışmalarını talep etmektedir. Uyuşmazlığı uluslararası ticaret hukukunun temel kurallarından olan CISG ve ICC Incoterms açısından değerlendirilmektedir. Değerlendirme ardından bir kararı taraflara yollamaktadır. Kararın beğenilmemesi halinde Alibaba.com ile olan uyuşmazlığı 20 gün içinde Hong Kong Tahkim Merkezi’nde (HKIC) tahkim yargılamasına başvuruda bulunabilmektedir.

2) Amazon.com

Öncellikle Amazon.com kendini alıcı ve satıcı arasındaki uyuşmazlığa uygulanacak net bir politikası bulunmamaktadır. Bunun sebebi Amazon.com kendisini bir aracı olarak konumlandırmasıdır. Amazon.com’un servisinden kaynaklı bir iddiayla ilgili uyuşmazlık söz konusu ise, bu ihtilaf Birleşik Krallık (Muhtemelen bütün Avrupa Bilirliği için de söylenebilir) online uyuşmazlık çözüm sitelerine yönlendirilmektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nde kurulu Amazon.com ile bir uyuşmazlık çıkması halinde ise American Arbitration Association (AAA) tahkim kurallarına tabi olarak uyuşmazlıkları çözmektedir. Son olarak işlemde Amazon payı kullanılmış ise bu konuyla ilgili olarak bir “Alıcı Uyuşmazlık Programı” adı altında uygulaması bulunmaktadır.

3) IndiaMart.com

Dünyanın en büyük B2B e-ticaret platformlarından olan IndiaMart’ın Genel İşlem Şartlarına göre uyuşmazlıklar için Hindistan hukuku uygulanacak olup Hindistan’ın Noida şehri mahkemeleri yetkilidir.

4) Made-in-China

Focus ismini taşıyan bir firma ile yapılan genel işlem şartlarında uyuşmazlıklar için Çin Hukuku uygulanacak olup, Nanjing Pukou mahkemeleri yetkilidir.

Tavsiyelerim

1)Öncelikle e-sözleşme yaptığınız kişinin profesyonel olarak ticaret yapan bir tacir mi yoksa ikinci el ürünlerini online platformda almaya veya satmaya çalışan bir amatör/tüketici olup olmadığını tespit etmeniz gerekmektedir. Yukarıda ifade ettiğim gibi bu açıklamalarımı ve tavsiyelerimi tüketici/son kullanıcılar ile yaptığınız (B2C) e-sözleşmeler için dikkate almayınız.

2) İkinci olarak E-ticaret platformu üzerinden e-sözleşme yaptığınız tarafın hangi ülkede kurulu bir tüzel kişi veya ikametgâhı olan gerçek kişi olduğunu araştırıp tespit ediniz.

3) E-sözleşme yaptığınız şahıs tacir ise mutlaka sözleşmeye uygulanacak olan hukukun da seçildiği mal tanımı, ödeme, teslim, sözleşmeye aykırılık, vergiler, gümrük işlemleri, fikri mülkiyet gibi konuların düzenlendiği bir satış sözleşmesi yapılmalıdır. Bu mümkün değil ise, satış/alış koşullarıyla ilgili bölüme işlemin hangi şartlar altında kabul edildiğini belirten ifadeler koyulmalıdır. Aksi halde e-ticaret platformlarının farklı kuralları ve farklı hukuklara referans gösteren genel işlem şartları arasında karmaşık ve belirsiz bir halde hak kaybına maruz kalabilirsiniz.

Sonuç olarak, E-ticaret aracılığıyla işinizi dünyaya açmak kolaydır. Ancak iyi planlanmamış ve kuralları önceden oluşturulmamış bir ticari ilişkinin gelecekte büyük sorunlara gebe olduğu su götürmez bir gerçektedir. Bu çerçevede e-ticaret girişiminizde mutlaka hukukçularınızın görüşlerine başvurmanızı ve kendilerini işlemin başından projeye dahil etmenizi tavsiye ederim.

“B2B E-Ticaret İşlemlerinde Kurulan E-sözleşmelere Uygulanacak Hukuk Nedir?”, yazısı ile ilgili merak ettikleriniz ve verilen hizmetler hakkında daha detaylı bilgiler almak için bizimle iletişime geçmekten çekinmeyin.